MÜHRÜ ŞERİF
Resûl-i Ekrem Kisrâ, Kayser ve Necâşî gibi yabancı devlet başkanlarına
mektup yazmak istediğinde kendisine onların mühürsüz mektupları okumadıkları
hatırlatılmış, o da yuvarlak siyah akik taşlı gümüş bir mühür (yüzük)
edinmiştir. (Buhârî, Libâs, 52; Müslim, Libâs, 56, 58)
“Muhammed resûlullah” ibaresi yer alıyordu. (Buhârî, Li-bâs, 55; Tirmizî, eş-Şemâ’il, s. 46)
Mektuplardan ve aktarılanlardan anlaşıldığına göre Resulüllah (Sallallahu
Aleyhi ve sellem)in mührü bu şekildeydi.
Mühür demek “ben, benim sözüm” demektir. Yani Resulüllah efendimiz
yazdırdığı mektuba “benim ifadelerim” demek kastıyla mühür vurmuştur.
ZİRKON TAŞ NEDİR
Zirkon
kelime anlamı itibariyle Arapça da "kırmızı" anlamına gelen
"zarkun" ve Farsçada veya Kürtçede "altın" ve
"renk" anlamına gelen "zer" ve "gun"
kelimelerinden türetilmiştir. Antik çağlardan günümüze kadar varlığını sürdüren
bu doğal taş eski zamanlarda elmasın kardeşi olarak kabul edilmiştir. Ortaçağ
Avrupa’sında sahibine iyi şöhret, bilgelik ve toplum içerisinde statü
sağladığına inanıldığından sıklıkla Ortaçağ’ın üst insanları tarafından
kullanılmıştır.
Doğada koyu kırmızı, turuncu, mor, sarı,
kahverengi, mavi ve şeffaf olmak üzere pek çok renkte bulunan bir taştır. Mavi
ve yeşil renklilerine “starlight” adı verilirken, sarımsı ve şeffaf olanları
ise “jargon” diye adlandırılır.
Diğer
doğal taşlarla karşılaştırıldığında Zirkon’u eşsiz kılan iki önemli özelliği
vardır. Birincisi Zirkon öyle dayanıklı bir yapıdır ki; yanardağ
patlamalarından, meteor çarpmalarından hasar almadan kurtulabilmiştir. İkinci
ve en gizemli niteliği ise; dünya üzerinde çıkartılan taşlar arasında en eski
element yapılanmasına sahip olmasıdır. Bu özelliği de bilim adamlarını konuya
dahil edip, Zirkonoloji isimde bir bilim dalı kurulmasına sebep olmuştur.